Kategoriler
Tavsiye Siteler
Son Yazılar
Son yorumlar
2 yıl önce root1 root1 tarafından yazıldı, 179 kez okundu ve hakkında hiç yorum yapılmadı.

Gök Kapıları- Solucan delikleri

Yeri gelmişken bilimin şuan kısmen çözümlediği, ama kuranın yüz yıllar öncesinden beyan ettiği gök kapıları meselesine değinelim, Bilimsel ifadeyle solucan delikleri.

Çok özenli ve düzenli yollara sahip bulunan GÖK’e andolsun ki; (Zariyat, 7)

O sırada gök açılmış ve kapılar oluşmuş vaziyettedir. (Nebe,19)

Ayetlerimizi yalan sayanlara ve onları kabule tenezzül etmeyenlere gök kapıları açılmayacak ve deve iğne deliğinden geçmedikçe, onlar da cennete giremeyeceklerdir. İşte biz, suçlu kâfirleri böyle cezalandırırız.” (A’raf, 40)

Şayet onların üzerlerine gökyüzünden bir kapı açsak, oradan (urûc edip) yukarı yükselseler de; (yine imana gelmeyeceklerdir.) “Herhalde gözlerimiz döndürüldü, belki biz büyülenmiş bir topluluğuz” diyeceklerdir. (Hicr,14,15)

(Bu kesin azap) Manevi yükselme (asansör) basamaklarının (ve Miraç makamlarının -Meariç-) sahibi olan Allah’ın (va’adi ve buyruğudur).(Meariç,3)

Ey cinn ve ins(an) toplulukları! Haydi gücünüz yeterse, göklerin ve yerin (köşe) bucaklarından geçip gidin! Bunu ancak üstün bir güç ve kudretle (büyük servetlerle elde edilen yüksek bir teknolojiyle) başarabilirsi­niz. (Yoksa öyle kolaylıkla engelleri-mesafeleri aşıp uzaydaki duraklara ulaşamazsınız.) İkinizin de üzerine ateşten yalın bir alev ve (bakır gibi erimiş) kıpkızıl bir duman salıverilir de kendinizi koruyamazsınız.(Rahman,33,35)

Bizler kuranda yukarda verdiğim gibi ayetlerden ve Efendimizin s.a.v birçok hadislerinden göklerde şehirlerin, yaşam yerlerinin, yaşayan insan gibi canlıların, insanların göklere çıkacağını ve uzayda yolların, kapıların olduğunu biliyoruz. Bunların hepsine burada girmeyecek, sadece konumuzla alakalı kısımlarını irdeleyeceğiz. İnşallah göklere çıkılması, yaşayan canlıların var olması gibi meselelere ilerde göklere yolculuk mevzusunda işleyeceğiz. Gerek kuranda bahsedilen gerek miraç hadisleri ve kuran surelerinin indirildiğine yönelik hadislerin içeriklerinde bildirilen gök kapıları ifadeleri bugüne kadar alimlerin çoğunluğunca manevi olgular ve manevi alemler olarak algılanmış ve yorumlanmıştır. Bizler kurandaki bu tarz ayetlerin ve hadislerin ifadelerinden ve günümüzde ulaşılmış ilmi bilgilerden anlıyoruz ki, bunlar sadece manevi olgular değildirler. Yukarda dünyanın enerji hatlarından, ley hatlarından bahsettiğim bölümlerde de görüleceği üzere bu enerji hatları, yolları, sadece dünyamıza özgü değildir. Yukarda verdiğim özellikle zariyat,7 ayetinde de açıkça ifade edildiği gibi, evrende sadece yıldızların, gezegenlerin yolları, yörüngeleri yoktur. Bunlardan bağımsız yollar ve geçiş yerleri vardır. Şu an her ne kadar bilim dünyası, karadeliklerin özelliklerinden dolayı kısmen yollar diye tanımladıkları solucan deliklerini bulmuş olsalar da, ileride umuyorum bilimsel imkanlar gelişirse bu dediğimiz göklerde var olan yolları ve geçiş noktalarını bulacaklardır. Bilimin şu an yeni bulduğu ama kuranın yüz yıllar öncesinden işaret ettiği bu gerçeği daha iyi anlaşılması için kısaca yazacağız.    

Solucandeliğiya da Einstein-Rosen köprüsü, Nathan Rosen ve Albert Einstein tarafından ileri sürülmüştür. Solucandeliği aslında uzay zamanın nokta tasarımı ve zamanda bir kısayol olan kuramsal topolojik bir vasfıdır. Genel olarak beyaz delikler ve kara delikler arasındaki bağlantıya solucan deliği denmektedir. Bir solucan deliğinin bir boğaza bağlı en az iki ağzı vardır. Eğer solucan deliği geçilebilir ise madde solucan deliğinde bir ağızdan diğerine boğazdan geçerek ulaşabilir.

Solucan deliği ismi fenomeni açıklamakta kullanılan bir analojiden gelir. Eğer bir solucan (kurt)bir elmanın üzerinde seyahat ediyorsa, tüm elmanın etrafını dolaşmak yerine içinden geçerek bir kestirme yol bulmuş olur.

Solucan deliğinin merkezi (ortası) durak noktadır, yani oraya geçerken spagettileşme denen bir olaydan sonra takılırsınız ve yıldızların bir ömrü bitirmesini 10 saniye içinde görebilirsiniz. Oradan çıkmak için ışıktan hızlı olmalısınız. Çıkamazsanız karadelik yok olurken enerji veya gaz kütlesine dönüşürsünüz.

Genel görelilik evrendeki kara deliklerin birbirleriyle bir şekilde irtibat halinde olduklarını göstermektedir. Bu yapıda kara delikleri birbirlerine bağlayan koridorlar alışılmış adıyla “kurt delikleri” meyve kurdu), solucan delikleri veya nadir kullanımıyla Einstein-Rosen delikleri olarak belirtilmektedir. Bu konudaki düşünceye göre, kara delikler bir başka evrene açılmaktadır veya bu ikinci evrene geçiş kapılarıdır. Kara delikleri birbirine bağlayan söz konusu koridorlar bir elmanın içindeki kurdun yolunu andırır biçimde düşünüldüğünden, söz konusu koridorlara “kurt deliği” adı verilmiştir. Evrende pek çok kara deliğin var olduğu göz önünde bulundurulduğunda, uzayın birbiri içine geçmiş sayısız tünellerden oluştuğu sonucuna varılır. Zaman ve ışık-yılı uzaklıkları hiçe sayarak kozmozda “zıplama”lara olanak veren bu kurt delikleri ister istemez bilimkurgu yazarlarına esin kaynağı olmuştur.

Kozmosun tünellerle dolu bu yapısı genel görelilik tarafından doğrulanmakla birlikte, astrofizik bağlamda, pratikte bu tünellerdeki yolculuklar şimdilik imkânsız gibi görünmektedir; çünkü bilinen hiçbir süreç bu yolculukları yapabilecek nesnelerin oluşumunu yapılabilir gibi görünmemektedir. [1]

Görüleceği üzere Rahman 33 ayetlerinde denildiği gibi, üstün teknolojiler, imkanlar olmadan uzayda yolculuk şu an insanlar için mümkün değildir. Bilim adamlarının dediği gibi, ışık ve daha hızlısı cihazlarla ancak bu tehlikelerden kaçılabilir. Ayette insanları bekleyen tehlikelerin neler olabileceği vurgulandığı gibi, nasıl o tehlikelerden korunacaklarının da işareti sultan-büyük, üstün bir güç ifadesiyle anlatılmıştır. Bu güce ulaşıldığında bunun ancak mümkün olabileceği anlatılmıştır.

Son olarak unutulmasın ki, göklerin, (nücum) ilmi ilk olarak Hz. İdrise a.s verilmiştir. Nasıl ki, yeryüzünde şehirler, kasabalar, konak yerleri vs. varsa, göklerde de aynı bunun gibi, kendine özgü bir düzen vardır.

Bu ayetlerin ilmi bazı hikmetleri ve efendimizin s.a.v fizik kurallarını alt üst eden miraç yolculuğundaki bazı ilmi hikmetlere ve velilerin manevi yolculuğuna, yani tayyi mekan ve bastı zaman kavramlarına ilerde göklere yolculuk bölümünde değineceğiz.

Buraya kadar verilen bilgilerden sonra gelelim galaksimizde bulunan yıldızlar ve gezegenler meselesine. Bilimin şu an bildiği ve bilemediği bu konuda kuran bize ne diyor. Onu da kısaca irdeleyeceğiz.


[1] ( Robert M. Wald, “General Relativity”, University of Chicago Press, 1984, 498 pages (ISBN 0-226-87033-2),s. 156.)- wikipedia.org, solucandeliği mad.)

Etiketler:

Güvenlik Sorusu ** Zaman sınırı bitmiştir. CAPTCHA yeniden yükleyin.